‘Elvis’ Mest Edici, Ateşli, Enerjik ve Trajik. Tıpkı Kralın Kendisi Gibi

‘Elvis’ Mest Edici, Ateşli, Enerjik ve Trajik. Tıpkı Kralın Kendisi Gibi

Elvis Presley 45 yıl önce, 16 Ağustos 1977’de 42 yaşında, Memphis’teki görkemli Graceland malikanesi’nin banyosunda ölü bulundu. Bugüne kadar hakkında binlerce yazı yazıldı, pek çok film ve dokümanter yapıldı. Onu yeni kuşaklara tanıtmak için de olsa, bu yeni film Elvis’in hakkını verebiliyor mu acaba? Filmi izlemeden bunu bilemiyoruz…

Bu hafta itibariyle, iki buçuk saatlik biyografik film, 141 milyon doların üzerinde hasılat elde etti. Bir Marvel filmi düzeyinde değil, ancak oldukça saygıyı hak eden bir sayı. Elvis’i oynayan Austin Butler için de Oscar alabilir deniyor. Bunlar film için başarı notları. IMDB

Film Haziran’da vizyona girdiğinde, bilet alanların yaklaşık beşte biri Y kuşağı ve Z kuşağıydı; bu, büyükanne ve büyükbabalarının dinlediği bir sanatçı için şaşırtıcı derecede yüksek bir orandı.

“Nothing affected me until I heard Elvis. Without Elvis, there would be no Beatles.”

– John Lennon

Elvis, anne, babamın jenerasyonu. Onlardan büyük, ama onların hayatlarının fonunda olan müziklerden birinin sahibi. Dolayısıyla benim de içine doğduğum evde çalınırdı müzikleri. Hem büyüleyici öyküsünü biz büyürken dergilerde okuduk, hem müziğini dinledik, hem ileri zamanlarda filmlerini gördük, hakkında belgeseller izledik. Hayatıyla ilgili yeni bir film yapıldığını ve vizyona gireceğini duyunca, bize söyleyeceği yeni ne olabilir ki dedim, pek ilgimi çekmedi açıkçası önce. Hele de hiç tanımadığımız birinin, Elvis gibi ikon bir ismi oynayacak olması, hiç hoşuma gitmedi, sevmeyeceğim ön yargısı oluştu. Ama Elvis’i oynayan 1991 doğumlu Austin Butler’ın bir kaç televizyon röportajını izledim ve oyuncuya ısındım. Ardından, filmin fragmanlarını da görünce, filmi izlemeye karar verdim.

“Elvis’i duyana kadar beni hiçbir şey etkilemedi. Elvis olmasaydı Beatles olmazdı.”

– John Lennon

20’li yaşlardaki gibi 2-3 saat film, dizi izlemeye ayıracak vaktim olmuyor açıkçası artık, sürekli sırada bekleyen yapılacak işler oluyor. O nedenle zaman ayırıyorsam zamanıma değsin istiyorum. Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim “Elvis” 2 saat 38 dakikalık bir film ve kesinlikle izlemeye değer bir film.

Baz Luhrmann, Avustralyalı, 1962 doğumlu, sanat okumuş, Avustralya’nın en başarılı, en çok kazanan işlerine imza atmış bir yönetmen. Filmografisinde, Moulin Rouge (2001), The Great Gatsby (2013) gibi Oscar almış, box office başarısı yakalamış filmler var. Cümbüşlü, karnaval havasında filmler yapmayı seviyor ve bu konuda oldukça başarılı. Filmin prodüksiyon tasarımı uzun süredir birlikte çalıştığı karısı Catherine Martin ve Karen Murphy tarafından yapılmış. Evet, tasarımlar cafcaflı ve yer yer abartılı görünebilir ama karnaval havası ve Vegas da biraz bu değil mi? Kırmızı ağırlıklı sinematografiyi eleştiren olmuş ama kırmızı beni rahatsız etmedi, sıcak ton etkisini, verilmek istenen erotizme uygun buldum.

OKU:  Sosyal Medyada Atatürk Paylaşımları

Elvis Presley, Amerikan kültürünü, müziğini derinden etkilemiş bir müzisyen, büyük bir kariyeri ve olağanüstü bir hayatı var. Biyografik filmler elbette genelde büyük hayatlara çekilmekle birlikte, tek filmde tüm yönleriyle ele almak zor, tahmin edileceği gibi. Bu da bir Elvis biyografisi. Filmde, Elvis’in yükseliş ve düşüş öyküsünü menejeri Colonel Tom Parker’ın (Tom Hanks canlandırıyor) gözünden ve anlatımından aralarda geriye dönüşlerle izliyoruz.

Elvis Presley’in Sağlığı

Bilmediğim ne olabilir ki demiştim ama, bir çok şey varmış. Ben Elvis’in Vegas günlerinde, son yıllarındaki konserlerinde terleyen görüntülerinden dolayı hep bir tür kanserden öldüğünü sanıyordum mesela. Öyle değilmiş. Elvis Presley, ölüm raporuna göre kalp krizinden ölmüş. Elbette o krize taşıyan nedenler var. Doğuştan gelen genetik alfa 1 antitripsin eksikliği varmış, bu da normalde belirti vermeyen bir durum iken, amfizem ile birleşince karaciğerde soruna yol açıyormuş mesela. Genel olarak bir kalp ve damar hastalıkları sorunu var, uzun yıllar bağırsak perkliği sorunu yaşamış, uyku sorunları nedeniyle sürekli ilaç kullandığı biliniyor, alkol alışkanlığı var, uyuşturucu kullanıyor vs. Öldüğünde kalbinin normalın iki katı olduğu görülmüş. Ve hem kendisine iyi bakmadığı için, hem etrafındaki sağlığından sorumlu, tıbbi yardım verenler iyi yönetmediği için, 42 yaşında hayata veda etti Elvis.

Elvis Filmi’nde Oyunculuklar

Elvis’in menejeri Colonel Tom Parker rolünde Tom Hanks’i biraz karikatürize bulan var. Genel olarak başarılı elbette Tom Hanks. Ben sadece plastik makeup sevmiyorum. İlerde bu olayın daha aza indirileceğini düşünüyorum filmlerde. Her rolü o role fiziğiyle uygun insanların oynamasından yanayım. Şişman rolünde plastik makeup ile şişmalatılmış veya rol için kilo almış biri değil, sahiden şişman ve rolün yaşında bir oyuncunun oynaması gerektiğini düşünüyorum, gibi.

Elvis’i oynayan Austin Butler’a gelince evet oldukça başarılı olmuş genç oyuncu rolünde. Yönetmen bir Elvis taklitçisi aramamış, taklit de etmemişler zaten ama havasını yaratmışlar. Şarkılarda zaman zaman Buttler kendi sesiyle söylemiş ve gerçek Elvis ile birleştirilmiş bu şarkılar, o şekilde kullanılmış. Elvis’in olağanüstü enerjisini, bütün kadınları deliye çeviren seksepalitesini çok iyi vermiş Butler. Ama bir eksikle, Butler Elvis kadar tehlikeli bir seksüellik sunmuyor, bazı eleştirmenlerin de söylediği gibi daha masum daha Justın Bieber’in gençliği tarzı, anneleri ürkütmeyen bir erotizm yayıyor. Oysa Elvis’in erotizmi, dönemin bir kısım siyasi erki ve halkın kızları kışkırtan erotizmden dolayı hapse atılmasını isteyecek kadar tehlikeli görülüyormuş

OKU:  Prenses ve Nohut Tanesi

Elvis Presley ve B.B. King’in Arkadaşlığı

Elvis’in çocukluğu Memphis ve Tupelo, Mississippi’de siyahilerin arasında geçiyor. Ve onların müziğinden etkileniyor önemli derecede. Dansları, müziği, şarkı söyleme biçimini önemli derecede şekillendiren blues ve gospeller, yani sıra country ve pop müzik.

Meslea B.B. King ile arkadaş olduğunu da bilmiyordum. B.B. King 50’lerde bir çok müzisyenle karşılaştığını, ama Elvis’in farklı olduğunu, her zaman hata derecesinde kibar olduğunu ve kendisine arkadaşça yaklaştığını söylüyor. Elvis, B.B. King’i ‘Sir‘ diye çağırırmış ve bu King’in çok hoşuna gidermiş. Presley’in müziğinin yoğun derecede siyahlardan, blues ve gospel’lerden etkilendiği bilindiği için “çaldı” diyenlere karşı da yine King diyor ki;

Elvis Big Boy Crudup‘in ezgilerini söylüyordu ve onlar buna “Rock and Roll” diyorlardı. Ben de bunun “O siyah değil” demenin bir yolu heralde diyordum, diyor. Bununla birlikte, 2010’daki bir röportajda King, kesinlikle Presley’nin müziğinin hiçbirini “çalmadığını” söylüyor.

“Müzik tüm evrene aittir. Siyah adama, beyaz adama veya başka herhangi bir renge özel değildir.”

Ve otobiyografisi Blues All Around Me‘de King, “Elvis kimseden müzik çalmadı. Büyüdüğü müzik hakkında kendi yorumunu yaptı, aynısı herkes için geçerli. Bence Elvis’in dürüstlüğü vardı” diyor.

Elvis Filmi’nin Müzikleri

Filmin müzikleri gerçekten şahane, film boyu mest ediyor. Filmin müzik yönetmeni Elliott Wheeler. Son kredilerde hip-hop ve rap giriyor ve ne oldum diyorsunuz önce. Elvis’in çağının müziğini nasıl kendi müziğiyle birleştirdiğini düşününce, bugün de yaşıyor olsaydı güncel müzik ile kendi müziğini birleştireceğini düşünüyorsunuz sonra. Hem Elvis’in yenilikçiliği hem yeni jenerasyonları Elvis ile tanıştırmak için kulaklarına yatkın müziklerle harmanlaması bu açıdan bakılınca da, yönetmenin önceki filmlerinde de kullandığı iyi bir fikir.

OKU:  Oktay Akbal'ın Ardından Cumhuriyet'e Dair Anılar...

Filmin fonunda, Amerikan ırkçılığı, cinsiyet sorunları, din ve para hikayesinin yorumlanmasını da izliyoruz ayrıca. Pop masalı ile trajik bir melodram arasında gidip geliyor film.

“Elvis” filmin sonunda, ilk defa dinliyormuşum gibi yeniden dinleme isteğiyle bitiyor.

Nil Taşkın, 18 Ağustos 2022


Always on My Mind

Maybe I didn’t treat you
Quite as good as I should have
Maybe I didn’t love you
Quite as often as I could have

Little things I should have said and done
I just never took the time

You were always on my mind
(You were always on my mind)
You were always on my mind

Maybe I didn’t hold you
All those lonely, lonely times
And I guess I never told you
I’m so happy that you’re mine

If I made you feel second best
Girl, I’m so sorry I was blind

You were always on my mind
(You were always on my mind)
You were always on my mind

Tell me
Tell me that your sweet love hasn’t died
Give me
Give me one more chance to keep you satisfied, satisfied

Little things I should have said and done
I just never took the time

You were always on my mind
(You were always on my mind)
You were always on my mind
You were always on my mind

Maybe I didn’t treat you
Quite as good as I should have
Maybe I didn’t love you
Quite as often as I could have
Maybe I didn’t hold you
All those lonely, lonely times
And I guess I never told you
I’m so happy that you’re mine
Maybe I didn’t treat you
Quite as good as I should have

Elvis Presley