Top Gun Maverick Gerçekten Uçuyor
Top Gun Maverick filmini izlemeden önce, ilk Top Gun filmini izleyerek unuttuğum filmi hatırlamak istedim. Önce onun düşündürdüklerini paylaşarak başlayacağım…
1986 yapımı. Tony Scott‘ın yönettiği Top Gun’ı 36 sene sonra yeniden izledim dün. yenisini izlemeden önce hatırlamak istedim. Etkisinde değişen bir şey yok, film güzel. – IMDB
Sadece o zaman San Diego, şu an uyandırdığı hisleri uyandırmıyordu tabi. Bu filmden 8 sene sonra San Diego‘da yaşayacağımı bilmiyordum mesela.
Film 86’da gösterime girdiğine göre 85’de çekilmiş olmalı. Yani Tom Cruise 23 yaşnda filmde, Kelly Mcgillis ise 28 yaşında.
70’lere kadar sinemada zaten pek öpüşme sahnesi falan yok malum, 70’lerde de daha konservatif çekiliyordu sanıyorum. Bu filmde ilk kez dil kullanalım mı demişler ne demişlerse bir atılım yapılmış. 80’lerde başladı bu olay sinemada diye düşünüyorum zaten. Tom Cruise, French kiss dersleri almış belli ki, kötü değil. Kıza da aynı tavsiye verilmiş, çok bariz öyle bir istekte bulunulmuş yönetmen tarafından.
Bir de Val Kilmer‘ın karakteri ne kadar oturaklı çizilmiş. günümüzde çok daha gerçek dışı karakterler yaratılıyor ve kötü örnek oluyorlar.
San Diego‘nun güneşli ve sakin havasını çok güzel veriyor film.
Bu arada hayatımda ilk kez motosiklete, San Diego’da bineceğimi de bilmiyordum. Hem de o zamanki erkek arkadaşımın arkasında. “Life imitating art” filmlerinden biri olmuş benim için bir derece.
Top Gun Maverick
Top Gun Maverick‘i de dün izledim. Bekleneni fazlasıyla veriyor, güzel film. Uzatmadıkları da iyi olmuş. Bundan önce ilk Top Gun’ı izlemem ise doğru kararmış. Aksi halde bazı şeyleri tam hatırlamadığım için aynı şekilde anlamayacaktım.
Gençliğini bildiğim insanları, ara verdiysem izlemeye, “acaba nasıl görünecek, moral bozacak mı” diye bakıyorum önce bir. Neyse Tom Cruise 60 yaşında da gayet iyi görünüyordu. Jennifer Connelly ise zaten muhteşemdi.
Val Kilmer‘a yeni filmde rol vermelerine ve onurlandırmalarına da ayrıca sevindim.
San Diego, bir kez daha hafızamda tazelendi ve özlediğimi hissettirdi bu sefer.
Rooster rolündeki Miles Teller, 1987 doğumluymuş. Yani 1986 yapımı ilk Top Gun yayınlandığında daha doğmamış. Diğerlerinin doğmamış olması önemli değil, normal. Ama bu ilk filmle bağlantılı, o nedenle önemli.
Spoiler / Sorular
1- Tamam biz NATO müttefiki olarak Top Gun takımından yanayız da… düşman tarafında kim var? O uçakların içinde de ana kuzusu insanlar var sonuçta. Onları tam maskeleyip göstermeyerek, insani duygu beslememizi önlemişler.
Sylvester Stallone‘un Rambo filmlerinde düşman tarafı belliydi mesela, Ruslardı.
Bu soruları benim gibi başka merak edenler de olmuş. Bir çok cevap var, ama biri uzun incelemelerden sonra bu filmdeki düşman ülke, İran diyor.
(Just as in the first Top Gun movie, Maverick and co. never name the nation they’re going up against in their super secret mission. But some aerial, topographical, and historical digging reveals the most likely candidate).
Bu konuyu tartışan bir başka yazı da, alternatifler; 1. Rusya 2. Çin 3. Kuzey Kore 4. İran dedikten sonra, 5. alternatif olarak Amalgam demiş… ve sormuş bu Amalgam, Türkiye’ye yakın mı? diye. Sonra da “hayır burası senaristlerin hiç kimseyi kırmamak için uydurduğu bir mixture ülke ve topografisi de İran‘a benziyor” demişler.
2- Hangman kurtarmaya geldiğinde… ikisi de düşman uçağı olan uçaklardan hangisinde Maverick ve Rooster‘ın olduğunu nasıl anladı da, doğru uçağı hedef aldı?
Düşman hangarından F-14‘ü aldıklarında (o da bir Amerikan uçağı olduğu ve Maverick daha önce de kullandığı için nasıl kullanıldığını biliyor), köprüden geçer geçmez (1.48 dk) Rooster bel hizasında bir şey açıyor.
Amerikan üssündekiler, “We’re receiving a signal from Rooster’s esat” diyorlar. Hemen aynı anda Phoenix radarda bir F-14‘ün kendilerine doğru geldiğini gördüğünü söylüyor. Rooster’dan aldıkları sinyallerden de süpersonik bir şey görüyorlar ve en yetkili subay, kendi kendine “Maverick” diyerek, gelenlerin onlar olduğunu anlıyor. Uçaktakiler radarı çalıştıramıyorlar ama gemidekiler bu kadar bilgi almış durumda.
Bu arada düşman uçağından bunlara el işaretleriyle verilen mesajları anlamıyorlar. Bundan ben ne anlıyorum? Her ordunun, pilotları arasında kendine özel el işaretleri var demek ki anlaştıkları.
Maverick, “F-14 against fifth-gen fighters?” diyor. Burdan da düşman pilotların daha gelişmiş uçaklar kullandıklarını anlıyoruz. Radyo sinyallerini de daha sonra bir ara çalıştırıyorlar, havadaki diğer uçakları algılayabiliyorlar böylece.
— spoiler —
Havadaki savaş sahneleri gerçekten güzel düşünülmüş ve çekilmiş, hem koreografisi hem senaryosu açısından.
Son Olarak…
Filmin içinde eski bir uçağa F-14 “müzelik uçak” diye gönderme yaparken çağrışım yaptı. 30-40 yıl içinde bile savaş teknolojileri ve sinema teknolojileri değişiyor, gelişiyor. Mesela sinema tarihinin önemli filmlerinden biri olarak görülen Sergei Eisenstein‘ın yönettiği 1925 yapımı Potemkin Zırhlısı‘sını (Battleship Potemkin) şimdi sinema ile profesyonel uğraşan küçük bir kesim dışında kimsenin bildiğini, hatırladığını sanmıyorum. Bu filmler de, 50 – 100 yıl sonra birer tarihi belge gibi izlenecek ancak muhtemelen.
Top Gun Maverick‘in yönetmeni Joseph Kosinski, güzel ve kolay izlenir bir iş çıkarmış. 2 saat 10 dakika arkanıza yaslanıp, günün yorgunluğunu kolay izlenir bir maceranın içinde kaybolarak atabilirsiniz.
Nil Taşkın, 19 Ağustos 2022
Lady Gaga – Hold My Hand (Top Gun: Maverick)